Herkese Selamlar,
Uzun süre üzerinde çalıştığım bu yazıyı artık yayınlayacak kıvama getirdim ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
Günümüzde Rusya ekonomisinin bel kemiği olan Petrol Rusya’da ilk kez nerede ve ne zaman keşfedildi, nasıl Rus ekonomisinin en önemli gelir kaynağı oldu?
Neft НЕФТ Kelimesinin anlamı.
Neft kelimesi Rusça’ya ilk kez Türkçe’den geçmiştir. Neft’i tanımlayan bir çok yazılı kaynakta; kelimenin Azerbaycan üzerinden dolayısıyla Azeri Türkçesi yoluyla Rusça’ya geçtiği yazılmaktadır.
Kelime köken olarak Farsça’dır ama eski tarihlere doğru gidildikçe Akadça ve Arapça’da da Neft kelimesini varlığı görülmektedir. Günümüzde Rusya ile birlikte eski SSCB içerisinde olup ayrılan bütün ülkelerde Petrol kelimesi yerine Neft kelimesi kullanılmaya devam etmekle birlikte Çince ve İngilizce’de de Neft kelimesi kullanımdadır.
Ülkemizde, Azerbaycan Türkçesinde kullanılan Neft kelimesi yerine Batılılar gibi Petrol kelimesinin kullanılması açıkçası beni üzmüştür. Bu durum, Neft ile alakamızın ne kadar kötü olduğunun adeta bir göstergesidir.
Rusya’da Petrolün bulunması.
Rusya’da, petrol kelimesinin yazılı kaynaklara geçtiği ilk tarih 16. yüzyıldır. İlk Petrol keşfi, bugünkü Komi Cumhuriyetine bağlı Ukhta Nehri bölgesinde keşfedilmiştir. O günlerde bu alana araştırmaya gelenler Ukhta Nehri kıyılarında yaşayan kabilelerin nehrin yüzeyinden petrol topladığını, topladıkları petrolü tıbbi amaçlı yağ ve diğer başka amaçlar için yağlayıcı olarak kullandığını Rapor ederek ilk kez yazılı kayıtlara geçmesini sağlamışlardır.

Ukhta ve çevresindeki coğrafya için 15. yüzyıla kadar çok fazla bilgi yok. Bilinen bu coğrafyada yaşayan bir avuç insan, o zamandan günümüze kadar devam eden ismiyle Komi Cumhuriyeti toprakları olarak geçiyordu. En yakınında Novgorod Cumhuriyeti vardı, 15. yüzyıl başlarında Ukhta ve çevresi Moskova Prensliği tarafından alındı.

Bu bölgeden elde edilen en önemli ürün kürktü, Ağır iklim koşulları nedeniyle bu bölge ile iletişim hep kesik kesik sağlanmıştır, 15. yüzyıl ortalarında petrolün bulunmasına rağmen bu bölge uzun bir süre seyrek nüfuslu kalmaya devam etmiştir. Uktha Nehri yüzeyini kaplayan ham petrol ilkel yöntemler ile toplanıyor ve ahşap kaplar ile başka yerlere transfer ediliyordu. Ukhta Nehri adeta bir ham petrol nehri gibiydi.


XVI. Yüzyılın ortalarından itibaren Ukhta Nehri ve çevresinde petrolün çıkarılma faaliyetleri hızlandı. Ukhta Nehri’nden toplanan petrol ilk olarak 1597 yılında Moskova’ya sevk edilmiş ve böylece Rusya Coğrafyasında ki ilk ticari petrol faaliyeti de başlanmış oldu.

Nehrin yüzeyini kaplayan Petrolün doğaya etkileri de azımsanacak gibi değil, bu amaçla Ukhta şehrinde kurulan Ukhta Devlet Teknik Üniverisitesi bünyasindaki enstitüler Ukhta doğal yaşam alanlarının korunması için yoğun bir çalışmanın içindedir. Doğası oldukça zengin olan bu bölgede halen petrolün negatif etkileri azaltılmaya çalışılıyor.

Günümüzde Ukhta Şehri, Rusya’nın orta derecede kendi kendine yetebilen şehirlerinden biridir. Gelişmiş demir yolu ağıyla bağlandığı çevre şehirler ile ulaşım problemi bulunmamaktadır, şehirde küçük bir Havaalanıda bulunmaktadır.

Ukhta Şehrinde halen insanlar Nehir yüzeyinde biriken ham petrolü doğal yollardan toplayıp ticaretini yapmaya devam ediyorlar. Bu ticaret elbetteki günümüz Konvansiyonel Petrol işleme yöntemleriyle işlenmiyor, tıpkı ilk keşfedildiği 15. yüzyıldaki gibi doğal ihtiyaçları karşılamak için kullanılmaya devam ediyor.

Ukhta, günümüzde de Rusya’nın en önemli petrol rezerv bölgelerinden biridir, Rusya’nın büyük petrol üreticileri bu şehirde aktif üretim ve ham petrol işleme tesislerinde üretimlerine devam etmektedirler. Yıllık 3.2 milyon ton ham petrol işleme kapasitesine sahip Lukoil-Ukhtaneftepererabotka Petrol işleme tesisi bu şehirde bulunmaktadır. Rusya’nın en zengin iş adamlarından biri olan Roman Abramovich, 1970-1974 yılları arasında Ukhta’da yaşamıştır. Zenginliğinin büyük bir bölümünü bu şehirden kazanmıştır.
Rusya’da Petrol ve Madenciliğin Kurumsallaşması.
1719 Yılında Çar Büyük Petro (Türkler onu Deli Petro olarak tanır) ülkede maden araştırmalarının kurumsal bir altyapısının olması amacıyla (Berg-collegia) Berg Üniversitesini kurdu. Bir “tazı” gibi dev Rusya coğrafyasında ki madenlerin izi süren bu üniversite sayesinde Rus Metalurjisinin temelleride atılmış oldu.

Not: Ben St. Petersburg Şehrine geldiğim Eylül 2011 tarihinden beri şehirdeki her anıtın Çar I. Petroya ithaf edilmesine pek anlam verememiştim, Ruslar abartıyor diye düşünmüştüm, zamanla tarihi okudukça ve araştırdıkça ne kadarda haklı olduklarını anladım. Nam-ı diyar Veliky Petro (Ulu Petro)’nun Günümüz Rusyası’nın temellerini nasıl büyük öngörüler ile attığını ve doğru zamanlarda çok doğru kararlar alarak bugünkü Rusya Coğrafyasını şekillendirdiğini görebiliyorum ve naçizane taktir ediyorum.
Berg Üniversitesi sayesinde Rus metalurjisi hızla gelişti, ülkenin pek çok bölgesinde maden araştırmaları yapılmaya başlandı, zamanla büyük petrol rezervleri keşfedilmeye başlandı. Bilirsiniz; Rusya Metalurji alanında dünyada halen en büyük güçlerden biridir, değerli madenleri bulup çıkarmakla kalmaz onların, katma değeri yüksek son ürün haline getirilmesi içinde çok çaba sarf ederler. Petrol ve doğal-gaz bu coğrafyadaki pek çok değerli yeraltı kaynağından sadece iki tanesidir.
Yeri gelmişken bahsetmemek olmaz, Rusya coğrafyası dünyanın en değerli yeraltı madenlerine ev sahipliği yapmakta, bu madenlerden bazıları çok değerli ve çok nadir bulunuyorlar. Bu nedenle Rusya sadece Petrol ve Doğalgaz ile değil diğer stratejik öneme sahip doğal madenleri sayesinde de dünya için büyük öneme sahiptir.
- Bölümün sonu.